Ekinin başı ve kökü
Bu halk söylencesinin nereden çevrildiği veya derlendiği saptanamamıştır.
Bir çiftçi ile ayı nasıl olmuşsa iyi bir dostluk kurmuş. Bir gün oturup ortaklaşa turp ekmeye karar vermişler. İkisi de bu işi severek benimsemişler.
“Ayı arkadaş” demiş çiftçi, “turpun kökü benim olsun, başı senin olsun, olur mu?”
“Tamam loru” deliş ayı, bitkilerin baş tarafının daha iyi olduğunu düşünerek sevinmiş. Bir süre sonra turp yetişmiş ve sökme zamanı gelmiş. Çiftçi ayıya haber göndermiş, ayı gelmiş birlikte turpu sökmüşler. Çiftçi turpun köklerini almış ayıya da anlaşma gereği baş taraf olan saplarını vermiş.
Ertesi yıl çiftçi ayıya “ortaklaşa yine bir şey ekelim mi” diye sormuş. Aşı karşılık olarak:
“Ekelim, ama bu kez ektiğimiz şey yetişince kökü benim, başı senin olacak. Razı oluyorsan bu işte varım” demiş”.
“Peki, kabul” demiş çiftçi, “razı oluyorum, istediğin gibi olsun”.
O yıl buğday ekmişler. Buğday yetişip biçme zamanı gelince çiftçi ayıyı çağırmış, ekini biçip kaldırdıktan sonra:
“Anlaşmamıza göre ben ekinin baş tarafını alıyorum, kökler de senin, buyur al” demiş.
(Çerkes Masalları, Türkçesi M.Yasin Çelikkıran-TEŞÜ, Kafkas Derneği Yayınları, 2001)