iki inatçı keçi
Bir varmı bir yokmuş develer tellal ile pireler berber iken Birbirinden uzakta yaşayan iki keçi varmış. İkisinin de beyaz ayakları varmış. Bu keçiler çayırlarda güzel güzel otluyorlarmış. Bir gün başka yerlere gitmek için ayrı ayrı yola koyulmuşlar.
– Yeşilliklerde koşup, ıssız ormanlar, sarp uçurumlar geçmişler. Beyaz ayaklı bu iki keçi farkında olmadan bir derenin iki yakasında karşılaşmışlar. İki kıyı arasında bir sırık varmış yalnızca. Bu sırık köprü olarak kullanılırmış. Köprünün altından akan su çok hızlıymış… En cesurları bile korkutabilirmiş. Ama keçiler inatçı… Bu nedenle tehlikeye aldırmamışlar. Korkusuzca köprüye birer adım atmışlar.
– Bu şekilde adım adım yaklaşmışlar birbirlerine. Sırığın ortasında burun buruna gelmişler. Keçilerden biri şöyle demiş; “bana baksana sen köprüye adımı ilk ben attım. Bu nedenle geçmek benim hakkım. Yol ver de geçeyim.” Öbürü itiraz etmiş. “Olur mu hiç! hoplaya zıplaya geldiğimi görmedin mi? Ayrıca benim soyum seninkinden üstün” diyerek başlamışlaş kavgaya… Ne birbirlerine üstünlüklerini kabul ettirebilmişler ne de bir adım geri atmışlar. Böylece ikisi de dereyi boylamışlar. Son sözleri ise keşke inatçı olmasaydık olmuş..
İki inatçı keçinin hikayesi çocuklar için seslendirilmiştir. Bu masalı masal diyarında ücretsiz olarak dinleyebilirsiniz.